Artvin'in Karçhal Dağı'nın eteklerinde sarp kayalıkta bulunan ve 1100 yıl önce yapıldığı tahmin edilen asırlık kilise, bölge halkının yoğun çabası sonucunda doğa tutkunları ve fotoğrafçılar aracılığıyla görüntülendi. Geçtiğimiz yıl drone yardımıyla keşfedilen kilisenin içine ilk kez girildi.

Artvin'in Sümela'sı olmaya aday kilisenin içinde kemer köprü, soğuk hava depoları, mahzenler ve yer altı mağaraları tespit edildi.

3 bin 428 rakımlı Karçhal Dağı'nın eteklerinde yer alan asırlık kilise, görenleri kendine hayran bırakıyor. Tarih kitaplarında 'Nukha Sakdari' adı verilen, bölge halkı tarafından ise 'Kilayet Manastırı' ya da 'Bakireler Kilisesi' olarak bilinen yapı, zor ve dik bir yamaçta kayaların üzerinde yer alıyor.

Artvin'in 'Sümelası' olarak adlandırılan ve zorlu patika yollardan ulaşım sağlanan kilisenin restore edilerek, inanç turizmine kazandırılması isteniyor. Kitabesi bulunmayan yapının bölgede önemli dini faaliyetlerde bulunan rahip Grigor Kanzda tarafından kurulduğu tahmin ediliyor.

Geçtiğimiz yıl drone yardımıyla fotoğrafları çekilen kilise doğa tutkunları ve fotoğrafçıların yoğun uğraşı sonucunda içine de girildi. Amatör fotoğrafçı ve aynı zamanda turizm rehberliğini yapan Osman Demir ve ekibi, zorlu kayalıklardan kilisenin içine girmeyi başardı.

Kilisenin içini ilk kez görüntüleyen Demir, böğle halkı tarafından tarihi kilisenin korunmasını ve inanç turizmine kazandırılmasını istendiğini ifade etti. Kilisenin sarp bir kayanın üzerinde yer aldığını ifade eden Demir “Bu kilise Karadeniz'in ikinci Sümela'sı' olarak da biliniyor. Kilisenin bulunduğu alanda ayrıca küçük şapel, gözetleme kuleleri var. Biri tamamen yıkılmış, birinin ise beden duvarları hala ayakta. Kiliseyle bağlantılı olduğu, kemer köprü, soğuk hava depoları, mahzenler ve yer altı mağaralarının bulunuyor. Buda dönemin oldukça stratejik öneme sahip bir olduğunu da gösteriyor” dedi.

Osman Demir kilisenin içinde çekilmiş fotoğrafları, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğüne teslim ettiklerini ifade etti.